29 Aralık 2019

Luigi Pirandello - Biri, Hiçbiri, Binlercesi / Kitap Alıntıları


Dış görünüş nedeniyle böbürlenmek budalalara mahsus bir davranıştır.

Hak ettiği bir övgünün önce kendisinden esirgendiğini, ardından kendisine cömert bir armağan gibi sunulduğunu görüp de sinirlenmeyecek biri var mıdır, bilemiyorum.

Eğer başkalarının gözünde bugüne dek olduğuma inandığım kişi değilsem, kimdim ben?

Ayna karşısına her geçişimde içimde adetâ bir kilitlenme meydana geliyor, tüm doğallığım uçup gidiyor, her hareketim bana sahte ya da kurmacaymış gibi geliyordu.

Neden tek gerçekliğin, içinde yaşadığınız bu âna ve size ait gerçeklikten ibaret olduğuna inanmaya devam ediyor ve ne kadar uğraşsa da asla sizinki gibi bir ruha sahip olamayacağını bildiğiniz zavallı arkadaşınız aksini söylediğinde hayrete düşüyor, öfkeleniyor ve bağırıyorsunuz?

Söylediklerinizin benim içimde neye dönüştüğünü, onları nasıl içselleştirdiğimi ne siz bileceksiniz sevgili dostum ne de ben size anlatabileceğim.

Her ikimizin de içinde ve kendi görüşümüzce, yalnızca kendimizce geçerli olan gerçeklikler var; ne siz ne de ben, bu ikisinin aynı olduklarını asla düşünmeyeceğiz.

Hiçbirimizin gerçekliği diğerinden daha gerçek değil ve her ikimizinki de yalnızca bir anlığına var.

...bugün olduğunuz kişinin, bugünden yarına aynı kalacağından ne kadar emin olabileceğinizi düşünün derim.

...kararlarını asla hayata geçirmeden, olup biteni boş boş izlerken sonunda uyuyakalıyor ve ertesi gün uyanıp da almış olduğun kararla yüzleştiğinde, dünkü o güzel havaya, o güneşe rağmen nasıl olup da zihninde böylesine bir kararın şekillendiğine şaşıp kalıyorsun.

Kader, şans, rastlantılar: Hepsi de hayatın tuzakları.

Kendinizi daima tek bir kişi olduğuna inandıradurun, aslında yalnızca iki de değil, kim bilir kaç kişi olduğunuzun bilincinde değilsiniz.

Her birimiz diğerlerine kendi içimizdeki dünyayı, sanki dış dünyaymış gibi zorla kabul ettirmeye çalışıyor, diğerlerinin de onu ille de bizim bildiğimiz biçimde görmesi gerektiğinde ısrar ediyor ve böyle yapmadıkları takdirde var olamayacaklarını iddia ediyoruz.

...o inanılmaz ve benzersiz saflık gösterisine, dik bir yamaçtan aşağıya son hız tepetaklak yuvarlanıyormuşçasına devam edecektim.

Ve karım gibi bir süs bebeğinin de benimle birlikte bir hiç uğruna delirmesini bekliyorsam delirmeyi gerçekten istiyor olmalıydım.

...titiz vicdanınıza çizdiğiniz o zorunlu sınırların çok ötesine çekilmiş setlerin dibinde akıp giden o yıkıcı şiddetin gürültüsünü duymamak için kulaklarınızı tıkasanız daha iyi olur bence.

İşte bu ağacım ben. Bugün ağaç, bulut; yarın kitap ya da rüzgar: Okuduğum kitap, içtiğim rüzgar.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

En Son Eklenen

Sefillik...